Evet itiraf ediyorum minik kizim, ben senin blogunu bu hafta bayaa ihmal ettim. Cok özür dilerim senden. Istanbul´dan döndügümden beri bayaa kosturuyorum aslina bakarsan, bolca calistim. Ayrica kendi basima actigim minik derdim projemi de yürütmeye calisiyorum bir yandan. Havalar da acayip isindi biliyor musun? Son 3-4 gündür 30 derecenin altina inmiyoruz. Sikayetci degilim ama biraz yoruyor beni annem. Carsamba günü ama fitness a gittim, cuma günü babanla kostuk, bugün de taeboya gittim. Nerdeyse kursun %85ini yapabildim canikom, ama artik beni cidden yoruyor onu farkettim. Tüm enerjimle biseyleri yapmaya calissam da, nefes nefese kaliyorum, yoruluyorum.. Kalbim ikimizi yormasin diye hep dinleniyorum. Anladim ki haftaya pazar bizim icin bu sene son taebo olacak.. Biraz üzücü ama yapacak birsey yok. Artik bol bol kosariz, yürürüz, evde kol kasi calistiririz, napalim amaaan. Bayaa iyiyim ama cocukum. Evet tansiyonum hala acayip düsük, 40/80 üstüne cikmiyor kolay kolay.. Ama bugün spora gitmeden baktigimda 60/100 dü, bu degeri görmeyeli bayaa olmus pek cok sevindim.
Bu arada sana esas önemli olayi anlatmayi unuttum!!! Artik sana susam demiyoruz minnak piiigrenses, artik senin bir adin var. Babaciginla uzun ve detayli bir sürecten sonra, bir isim ikimizin de cok hosuna gitti.. Tamam dedik, hatta cok komik bi sekilde, babanla bu kararimizi avuclarimiza nazikce tükürerek ve el sikisarak kesinlestirdik! Senin ismin artiiiiiiikkkk.... (hos sen bu blogu okudugunda tabii ki adini coktan biliyor olacaksin, yaziya ne heyecani katiyorsam...) MAYA!
Bizim minik Maya´miz.. Anneannen seni mayali cöregim böregim diye sevmeye basladi.. Biz de babanla durmadan senden bahsederken artik, susam demek yerine kendimizi Maya demeye alistiriyoruz... Biz ismini cok severek koyduk cocugum, umarim sen de seviyorsundur...
Minik Mayam...
Canimin kücük kizi..
Artik bir hafta on gündür seni bayaaa hissediyorum karnimda annecim. Özellikle sabahlari ve geceleri cok haraketlisin. Hatta dün gece 1i gecmisti ve sen nasil kipir kipirdin! Baban hissetsin diye cok istedim ama daha gücün disariya yetmiyor. Internete göre bir iki haftaya o da seni hissedebilecek... Heyecanla bekliyoruz bu ani.
Bugün Michi ve Natacha´nin ogullari Finn´i ziyarete gittik Mayacim, o kadar cici ve bir o kadar cirkin bir kus ki! Annesi bir ara verdi kollarima, ahh dedim bizim bebisimizi de 5 aya kollarimizda tutucaz böyle iste, minik parmaklarini, ayaklarini koklayacagiz.. Yazik Finn´in annesi cok zor bir dogum yapmis ve hikayeleri beni bayaa korkuttu. Ama babana göre bizim dogumumuz coook sakin ve rahat olacakmis. Onun bu ön görüleri hep dogru cikar canim, umarim bu sefer de öyle olur.
Ayrica unutulmamasi gereken bir olay da bugün secimlerin olmasiydi Türkiye´de. Islami görüslü ve senelerdir koyun olmayip insan olan insanlarin canina ot tikiyan AKP partisi ilk defa %40 lara geriledi.. Tabii gene cogunluk onlar cocugum, ama böyle bir sonuc almayali cok olmustu. Ayrica Kürt kökenli vatandaslari temsil eden HDP partisi de %12 oy alarak %10luk baraji asti ve parlamentoya girme hakki kazandi. CHP partisi ne yazik ki gecen secimlerden farkli bir sonuc elde edemedi ve %25 te kaldi. Neyse senin anlayacagin güzel bir secim sonucu oldu Mayacim.
Simdi liseden arkadaslarimin ön ayak olarak kurdugu Oy ve Ötesi icin, ön onay islemlerine devam etmem gerekiyor. Baban da V for Vendetta izliyor tv de.. Birazdan sen de uyanirsin zaten annem. Yarin 20. haftaya basliyoruz! Inanilmaz degil mi!
Seni cok seviyoruz minik Maya´miz...
Bu arada sana esas önemli olayi anlatmayi unuttum!!! Artik sana susam demiyoruz minnak piiigrenses, artik senin bir adin var. Babaciginla uzun ve detayli bir sürecten sonra, bir isim ikimizin de cok hosuna gitti.. Tamam dedik, hatta cok komik bi sekilde, babanla bu kararimizi avuclarimiza nazikce tükürerek ve el sikisarak kesinlestirdik! Senin ismin artiiiiiiikkkk.... (hos sen bu blogu okudugunda tabii ki adini coktan biliyor olacaksin, yaziya ne heyecani katiyorsam...) MAYA!
Bizim minik Maya´miz.. Anneannen seni mayali cöregim böregim diye sevmeye basladi.. Biz de babanla durmadan senden bahsederken artik, susam demek yerine kendimizi Maya demeye alistiriyoruz... Biz ismini cok severek koyduk cocugum, umarim sen de seviyorsundur...
Minik Mayam...
Canimin kücük kizi..
Artik bir hafta on gündür seni bayaaa hissediyorum karnimda annecim. Özellikle sabahlari ve geceleri cok haraketlisin. Hatta dün gece 1i gecmisti ve sen nasil kipir kipirdin! Baban hissetsin diye cok istedim ama daha gücün disariya yetmiyor. Internete göre bir iki haftaya o da seni hissedebilecek... Heyecanla bekliyoruz bu ani.
Bugün Michi ve Natacha´nin ogullari Finn´i ziyarete gittik Mayacim, o kadar cici ve bir o kadar cirkin bir kus ki! Annesi bir ara verdi kollarima, ahh dedim bizim bebisimizi de 5 aya kollarimizda tutucaz böyle iste, minik parmaklarini, ayaklarini koklayacagiz.. Yazik Finn´in annesi cok zor bir dogum yapmis ve hikayeleri beni bayaa korkuttu. Ama babana göre bizim dogumumuz coook sakin ve rahat olacakmis. Onun bu ön görüleri hep dogru cikar canim, umarim bu sefer de öyle olur.
Ayrica unutulmamasi gereken bir olay da bugün secimlerin olmasiydi Türkiye´de. Islami görüslü ve senelerdir koyun olmayip insan olan insanlarin canina ot tikiyan AKP partisi ilk defa %40 lara geriledi.. Tabii gene cogunluk onlar cocugum, ama böyle bir sonuc almayali cok olmustu. Ayrica Kürt kökenli vatandaslari temsil eden HDP partisi de %12 oy alarak %10luk baraji asti ve parlamentoya girme hakki kazandi. CHP partisi ne yazik ki gecen secimlerden farkli bir sonuc elde edemedi ve %25 te kaldi. Neyse senin anlayacagin güzel bir secim sonucu oldu Mayacim.
Simdi liseden arkadaslarimin ön ayak olarak kurdugu Oy ve Ötesi icin, ön onay islemlerine devam etmem gerekiyor. Baban da V for Vendetta izliyor tv de.. Birazdan sen de uyanirsin zaten annem. Yarin 20. haftaya basliyoruz! Inanilmaz degil mi!
Seni cok seviyoruz minik Maya´miz...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder